GARİBİN AŞKI (1955)
.
Güzelliğin on para etmez, bu bendeki aşk olmazsa “Aşık Veysel Şatıroğlu”
1954 yılında “bir ağa kızıyla, fakir bir gencin dramatik aşk öyküsünü anlatan”, “Garibin Aşkı” filmiyle yönetmenliğe ve senaryo yazımına başlayarak, 1961 yılında sinemayı bırakan Tekin Akpolat, sıradan bir yönetmen olarak kalmış başarıyı yakalayamayan, garip diyebileceğimiz bir çizgide yaşamını devam ettirmişse de bir akıl hastanesinde tarihi bilinemeyen bir zamanda aramızdan ayrılmıştır. Arkasında 5 film bırakan Akpolat’ın “Garibin Aşkı” filminde; Mesiha Yelda, Ali Ekdal, Halide Pişkin, Asım Nipton, Kadri Ögelman’ın yer almış, Vedat Akdikmen’de görüntülemiş.
.
AŞK VE ÖLÜM (1955)
Ölümdür tek başına yaşanan. Aşk iki kişiliktir… “Ataol Behramoğlu”
Aşklar ölümle mi biter acaba ? Sanmam. Birbirine kavuşan, sonsuza dek mutlu yaşayan aşıklar da var elbette. Aşk üzerine sekiz film yapan ve 75 yaşında iken 2002 yılının 26 Nisan’ında yaşama veda eden Orhan Elmas, yazdığı senaryoya “Aşk ve Ölüm” adını vermiş 1955 yılında. Lazar Yazıcıoğlu da görüntülemiş, Muzaffer Tema, Nermin Ruhsever, Gönül Bayhan başlıca rolleri aralarında paylaşmışlar veya yapımcı Cahit Günal vermiş bu rolleri onlara. “Seven bir kadının sevdiği erkek uğruna yaptığı fedakarlıklar”. Filmin konusu bu. Ancak kadının yaptığı fedakarlık ne? Araya başka kadın da girince, sevdiği erkeği bir başka kadına kaptıran ve bu nedenle de aradığı aşkı bulamayıp ölümü seçen bir kadın mı var acaba?
BİR AŞK HİKAYESİ (1955)
Haldun Taner’in bir öyküsünden “Tuş” veya diğer bir adı ile ”Bir Aşk Hikayesi” nin yönetmeni ve kameramanı Şadan Kamil. Nazif Duru’nun sahibi olduğu Atlas Film adına çekilen bu filmde; “sevdiği erkekle evleneceği sırada tecavüze uğrayıp, geneleve düşen bir kadının” dramatik öyküsü anlatılmakta. Münir Özkul, Mualla Kaynak, Kemal Ergüvenç, Saadettin Erbil, Ahmet Tarık Tekçe başlıca rolleri pay etmişler.
.
AŞK VE KUMAR (1956)
Aşka insan kendini aldatarak başlar ve başkalarını aldatarak bitirir. “Oscar Wilde”
Sanırım “Aşk ve Ölüm” filmini seyretmiş olacak ki! sadece üç filme imza atan (1956’da iki ve 1958’de Bir) yönetmen Turan Day, hemen 1956 yılında “Aşk ve Kumar” filmini çevirivermiş alelacele. Fıstıkçı Rasim diye bilinen yapımcı Rasim Day’ın oğlu olunca da film çekmek kolay ve zahmetsiz. Film, “Lüks ve debdebeli hayatı seven bir odacı kızı ile evlenip, açtığı kumarhanede hayatını kaybeden zengin bir adamın öyküsünü” konu almakta. Sinema tarihçilerinin karşı çıkabileceği bir varsayımımı burada dile getirmek isterim. Turan Day henüz bu tarihte 21 yaşında Galatasaray Lisesi’nden mezun toy bir delikanlı durumundadır. Sanırım yapacak bir iş bulamayan avare bir delikanlı olduğundan, babasının yapımcılığını kullanarak, ve ona sırtını dayayarak kendisini film çekme işine vermiş. Vermiş, ancak başarılı olamadığı da aşikar. 58 yaşında vefat (1935-1993) eden Turan Day’ın, sinemacılık sonrasında ne iş yaptığının da bilinmesine gerek yok