ZORLA AŞK YENİDEN!

.
Baş rollerini Meryl Streep, Tommy Lee Jones ve Steve Carell’in paylaştığı’ Aşk Yeniden’in yönetmen koltuğunda David Frankel yer alıyor. Dram ve komedi olarak sınıflandıran film son derece ilginç ve az işlenen bir konuyu ciddi ciddi büyüteç altına alıyor. Ekonomik sayıda oyuncu kadrosuyla ve etrafını yan konularla süslemeden direkt meseleye eğilen bir film yapmaya cesaret edilmiş. Artık tüm dünya seyircisinin alışık olduğu klişe Hollywood kalıplaşmış karakter ve bayat esprilerini önümüze bir daha ısıtıp koymamışlar yani. Bu filme artı bir ayrıcalık ve samimiyet kazandırıyor haliyle. Evlilikte söylenenlerin, söylenmeyenlerin, söylenemeyenlerin, kurumun özel alanının ve kişilerin kendi girilmez özel alanlarının labirentlerine korkulu bir yolculuk yapılıyor. Keşke sıkıcı olmaktan korkmayıp hazır derinlere dalmışken aniden berrak ve sorunsuz sulara varılmasaydı…

31 yıllık evli bir çiftin birbirilerini çok sevmelerine karşın artık birbirlerine dokunamamasına odaklanılmış. Gayet minimal bir meseleyi dallandırıp budaklandırmadan ve cinsiyetçi bir bakışla sığlaştırmadan yoğunlaşılmış üstelik. Duygular da eskir mi acaba? Sevgiler yıllar geçtikçe örselenir mi? Belli bir yaştan ve birliktelik tarihinden sonra ilişkiler başka türlü formlar alır ve bunu zorlamamak mı gerekir? Olduğu gibi kabullenmek mi yoksa sıkıntıyı deşmek mi doğrudur? Kısacası kocasını çok sevdiği halde aralarına görünmez duvarlar örülmüş ilişkilerinde bu duvarlara daha fazla çarpmaya dayanamayan bir eşin çözüm arayışı filmin konusunu oluşturuyor.Çözüm arayışındaki ısrar gerçekten bitmeyen aşktan mı yoksa aşk kisvesi altında çağımızın hastalıklarının hepsini mi saklıyor?

Anlatım dili, karakterleri sunuş biçimi, olay örgüsü ve çözümü bildik ana akım sinema kurallarına ve tekniklerine göre işletiliyor. Seyirciyi teknik açıdan şaşırtacak, yoracak veya hayal kırıklığına uğratacak bir yenilik söz konusu değil. Kaldı ki film afişinden itibaren zaten bu tarz bir farklılık ya da yenilik vaat etmiyor zaten. Yani filmin adıyla ve oyuncu kadrosunun yaşlarıyla konusu baştan belli bir hikayeyi bildik bir tat ve yordamla seyircisine sunuyor. Tekdüzeleşmiş bir evliliğin bir haftalık yoğun terapi sonucu değişen tek şey hayatlarında artık birbirine dokunmaya başlamaları oluyor.

En büyük dönüm noktası ise durmadan her şeyin kaç dolar olduğunu hesaplayan kocanın karısını lüks ve pahalı bir yemeğe ve sonrasında otele götürmesi olması aslında üzücü değil mi? Merly Streep’in canlandırdığı Kay restauranta girdiği andan itibaren gözleri parlıyor. Baştan itibaren ağlamaya hazır ıslak gözleri köyden gelmiş genç bir kızdan çok daha fazla şaşkınlık ve acemilik içinde ışıldıyor. Oysa ikili ilişkilerin yıllar içinde geçirdiği yıpranmışlığı ele alan bir film, son derece evrensel ve ciddi bir konuyu böylesi Amerikanvari bir çözümle nihayete erdirmeseydi ne de güzel bir film çıkabilirdi. İdeolojik açıdan bakıldığında evliliğin bu denli kutsanması ise zaten filmin bir başka büyük çıkmazı olarak hortluyor. Hadi evliliğin ve iki insanın sonsuz aşkına inanan bir öykü olmasında sakınca görülmemeye çalışılsa da tensel temas için bile metaya bağlı bir çözüm önerilmesi isyan ettiriyor doğrusu.

Konu bu kadar güzel yakalanmış ve deşilmeye başlanmışken gümüş hediyeler, tatil vaatleri, korkulu ve yalan yeminlerle bitirilmeseydi keşke. Ama işte çağımızın tüketim müptelası insanı filmlerdeki gibi öpüşmek, gezmek, arada birde olsa ıstakoz gibi pahalı yemekler yemek, ezberlenilmiş ‘seni seviyorum’ları söylemek zorunda. İşin kötüsü artık bunları yakalayan insanın her sabah aynı kahvaltıyı hazırlamakta bir sakınca görmemesi… Sonuçta çok iyi bir film olmaktan zorla sıyırmış ancak yine de seyre değer konu ve oyunculuklarıyla ‘Aşk Yeniden’ vizyonda seyircisini bekliyor.

.

Şenay Tanrıvermiş 

9 comments

  1. şu amerikalıların sevgilerini bile anlamak çok zor, bizi de o hale getirdiler. herkes lüks otellere gitmek zorunda ve pahalı yerlerde yemek zorunda çünkü başka türlü aşk olmuyor. aşkın belli mekanları ve zorunlu hareketleri var sanki…. pes ve ayıp artık.

    Beğen

  2. öyle güzel yazmışsınız ki elleriniz dert görmesin. kay filmin sonunda tatil vaatleri, kişitye özel hediyeler, mecburi öpüşmelerle rahata erdi. azimle ….. kendine aşık ettirir oldu. adam da resmen yalnız kalmamak için yani tecavüz kaçınılmazsa zevk alayım bari dedi. sonra da filmin adı aşk yeniden, yersen yani. adı aşk olunca sempatik olsun diye. halbuki keşke al gülüm ver gülüm olsaymış.

    Beğen

  3. Çok sıkıcı bır filmdi, aslında afişden tahmin etmiştim ama bu kadarı çok fazla. Ne acıklı, ne sevinçli, ne icinde komedi var. Pek gereksiz ve niye yapıldığını anlamadığım bır film daha.

    Beğen

  4. film çok önemli bir konuya değinmiş. günümüzde insanların aşk beklentilerini harika özetlemiş. sizin yorumunuz ise gerçekten süper. beni rahatsız eden Kay’in ısrarı mı diye düşünüyordum. evet bir ölçüde inadı da sinir bozucuydu ama asıl konu aşkın bile metalaşması ve metalarla ifade edilebilir olması. bunu onaylayan çözüm önerisi. yazınızı okumak ve anlamak için bile bu filme gidilir. saygılar ve sonsuz teşekkürler.

    Beğen

  5. çok sıkıcı bir filmdi. yaşlı bir çiftin bir haftalık terapiyle genç çiftler taş çıkartan ateşli sahneleri sadece komik değil aynı zamanda fenaydı,iticiydi ve hiç gerçekçi değildi. yani varsa böyle terapi o zaman niye bu kadar çok ilaç var. zaten saçmalıklar sadece bu olsa iyi ama say say bitmez…

    Beğen

  6. marlyn streep en beğendiğim kadın oyuncudur ve yine çok süpe oynamış. rolü eldiven gibi giyen ve bu kadar içine giren başka biri var mıdır sanmıyorum. oyunculuğu için bile izlenir..

    Beğen

  7. kadıncağızın derdi biraz ilgi ve sevgiydi. bunu otelle falan bağlamışsınız ama hiç ilgisi yok bence. yorumunuza amerikan filmi olduğu için önyargı olarak bakıyorum. beğenmemek başka bir konu ama sebepleri haksız olmuş.

    Beğen

  8. Vallahi zorla, ittire ittire, cebren ve hile ile olmadı tehditle ask:)) bu filmdeki askın tarifi budur. Korku belası, yalnız kalma tehdidi ve çaresizlik icinde ask. Başka da birsey yok yani. Yazınız ve yorumlarınız müthiş ve farklı. Sizi takip etmeye devam ediyoruz ama bır ricam var. Açık ve net bu filme gidilir ya da değmez gibi yorumlarınıza ihtiyac var bence. Teşekkürler.

    Beğen

  9. 70 yasında ateşli ask yasamaları hem de iki seansla tam bır palavra ve gicik. Sinema kadın doluydu ve nedensiz kikir kikir gülüyorlardı. Aslında dram yapılmaya çalışılıyordu üstelik. Zayıf bır film.

    Beğen

Bir Yanıt bırak